Yazar Hakkında
“Ayrancı sadece binaların değil, anıların da biriktiği bir semt”

Işıl Aykan Atmaca (31)
Dijital Pazarlama Uzmanı
Ayrancı, Ankara’nın en karakteristik semtlerinden biri. Her sokağında bir hikâye, her apartmanında yıllardır süregelen bir yaşam var. Bu semtin en dikkat çeken özelliklerinden biri de sakinliğini koruyarak zamanla birlikte değişmesi. Son yıllarda bu değişimin en belirgin göstergelerinden biri ise nüfusun yaşlanması.
Uzun süredir Ayrancı’da yaşayan birçok komşumuz artık emeklilik yıllarını geçiriyor. Onlar için bu semt sadece bir adres değil; hayatlarının büyük bölümünü geçirdikleri bir yuva. Gençler ise daha yeni ve hareketli bölgelere yönelirken, Ayrancı biraz daha yaş almış nüfusun ağırlıkta olduğu bir semte dönüşüyor.
Aslında mahallemizin birçok avantajı var. Toplu taşımanın kolaylığı, yürünebilir sokakları, mahalle esnafıyla kurulan sıcak ilişkiler yaş almış bireyler için büyük bir artı. Ancak bazı eksiklikler de kendini hissettiriyor. Özellikle bank sayısının azlığı ya da yeterince gölgelik alan olmaması, yaz aylarında dışarıda vakit geçirmek isteyen yaşlılar için kısıtlayıcı olabiliyor.
Mahallede parklar ve egzersiz aletleri elbette var, bu anlamda şanslıyız. Ancak bu alanların daha düzenli kullanılması, gölgeliklerin artırılması, ortak alanların bakımının daha sık yapılması gibi küçük dokunuşlarla, bu imkânların yaşlılar için daha işlevsel hale gelmesi mümkün. Mahallenin belirli noktalarına konulacak birkaç yeni bank ya da sohbet etmeye uygun küçük alanlar bile büyük fark yaratabilir.
Benim beklentim, Ayrancı’nın bu doğal yaşlanma sürecini sahiplenmesi. Çünkü burası, sadece binaların değil, anıların da biriktiği bir yer. Bu semtte yaşayan herkesin, özellikle de ömrünün sonbaharını burada geçirenlerin, güvenle ve keyifle yaşayabileceği bir ortam hak ettiğine inanıyorum.
Kısacası, Ayrancı hâlâ çok güzel. Ama yaşlanan nüfusun ihtiyaçlarına biraz daha kulak verirsek, çok daha güzel olabilir.
“Yaşlı ve desteğe muhtaç kimseler kayıt altına alınmalı”

Ramazan Topoğlu (64)
Maliye Bakanlığı, Emekli Şube Md.
Eski yıllardan bu yana semtimizde oturanlar yaşlandı. Evlatları evden ayrılıp, eşini de yitirenlerden yalnız yaşayanlar da çoğaldı. Ayrancı yaşlıların da her türlü ihtiyacın rahatlıkla karşılandığı bir semt. Hemen her sokak ve caddede temel ihtiyaçları karşılayan her türlü esnaf bulunuyor. Ayrıca Portakal Çiçeği, Dikmen Vadisi ve irili ufaklı parklar ve yeşil alanlar Ayrancı’da her evin bahçesi sayılabilecek şekilde yakın. Ayrancı’da oluşan mahalle kültürü ve dayanışması da yaşlıları koruyup kollayan bir manevi faktör oluşturuyor. Ayrancı’da 5 mahalle muhtarlığı yalnız yaşayanları ve desteğe muhtaç yaşlıları kayıt altına alabilmeli, onların ihtiyaçlarını karşılayabilecek kamu desteklerini sağlamaya hazır olmalı.
“Ayrancı yaşlıdostu bir semt”

Fatma Arslan (24)
Şehir Plancısı
Her ne kadar yaşlı nüfusu fazla olsa da, Ayrancı’yı genç ve dinamik görmekteyim. Yaşlanan nüfusun ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik sosyal altyapı ve projelerle desteklenen bir semt olduğunu düşünüyorum. Semtin merkezi konumu, ulaşım kolaylığı ve sosyal olanakları, yaşlanan nüfus için yaşam kalitesini artıran faktörler arasında sayılabilir. Ben 24 yaşındayım, Ayrancı benim iş yerim, iş yerimin etrafı zincir marketler ve klasik esnaflarla dolu. ”Genç ve dinamik” görmek istediğimiz bir semt profilinde modern, her yaşa hitap eden bir kozmetik market “yeni ve taze” bir seçenek olurdu. Aslında bu Ayrancı’nın bakımlı teyzeleri için de hoş bir fikir, gençlerin en büyük rakipleri olmaya, kendilerini her geçen gün daha genç ve sağlıklı hissetmeye devam edeceklerini düşünüyorum..
“Belediyeler burada kimlerin yaşadığını umursamıyorlar”

Zafer Aydın (77)
Emekli
Sadece Ayrancı için değil Çankaya’nın bütün semtleri için benzer bir sorun var; Belediyeler burada kimlerin yaşadığını umursamıyorlar. Kaldırım yüksekliği bir sokakta başka diğer sokakta başka. Çöp kutuları özensiz bir biçimde oraya buraya atılmış gibi görünüyor. Belediye otobüsleri öyle bir durumdaki içinde insan taşıdığının farkında değil. Daha doğrusu umurunda değil.
Mahallenin muhtarı “her şeye karşı” ama kendi asıl işini yapmıyor. Parklar özensiz, sokaklar bakımsız, merdivenler allaha emanet…
Kısacası mahallenin çocukları sokağa çıkamıyor, yaşlılar evlerde hapis. Daha ne diyeyim.
Yaşlıların ihtiyaçları kimsenin umurunda değil. Bunlar nasıl sokağa çıkacak, nasıl alışveriş yapacak, elinde torbalarla kaldırıma çıkmış arabaların arasından nasıl geçip evine gidecek, çöpünü nasıl atacak, evde yalnız güvenliğini nasıl sağlayacak, evini nasıl temizleyecek, gece rahatsızlansa doktora ambulansa nasıl ulaşacak, ilacını nasıl alacak, üç kuruş emekli maaşıyla ayı sonunu nasıl getircek, nasıl yemek yapacak, nasıl beslenecek, nasıl yaşayacak?
Belediye başkanlarımız bunları duyar inşallah. Mahalleye biraz ilgi alaka bekliyoruz. Herkes birgün yaşlanacak, bizim sıkıntılarımızı çekecek. Buna göre hizmet versinler.