15 dakikalık kent nedir?

Tıpkı canlılar gibi kentler ve kentsel yaşam da sürekli değişim halinde. Bu değişimin kontrol altında tutulabilmesi ve kentlerin günümüz koşullarına uyum sağlayabilmesi için yeni kentsel teoriler ortaya atılıyor. Bu teoriler başta sürdürülebilirlik ilkesi olmak üzere doğa dostu olma ve yaşam kalitesini yükseltme hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik. 1980 sonrası neoliberal dönüşüm, kentleri de sosyal ve mekansal anlamda etkiledi. Günümüzde hala etkisi süren Covid-19 pandemisi de kentsel yaşamın ve sürdürülebilirliğin sorgulandığı dönem oldu. Bu dönemde, kent sakinleri temel ihtiyaçlarını karşılamak ve günlük hayatlarını idame ettirmek konusunda fazlasıyla sıkıntı yaşayınca Paris Sorbonne Üniversitesi Profesörü Carlos Moreno’nun “15 Dakikalık Kent Modeli” yeniden gündeme geldi.

Kentlerin 6 ana işlevi; onurlu yaşam, iyi çalışma şartları, ihtiyaçları karşılama, eğitim, iyi olma hali ve eğlence!

Eğitim, sağlık, çalışma gibi temel ihtiyaçların geniş alanlara yayıldığı, gündelik hayatın birden fazla ulaşım aracı kullanılarak ulaşılacak mesafede geçtiği ve herkesin acelesinin olduğu kentlerde kent sakinleri huzurlu ve mutlu değildir.” Moreno’nun “15 Dakikalık Kenti” de insanın yaşam alanında huzurlu ve mutlu olmasını amaçlıyor. Öncelikle yaya ya da bisiklet gibi ekoloji ile uyumlu, doğa dostu ulaşım yolları benimsenir. Böylece araç trafiği azalır ve insanların daha huzurlu olduğu bir kent hayatı oluşur. Moreno, kentlerin 6 ana işlevi olduğunu söyler; onurlu yaşam, iyi çalışma şartları, ihtiyaçları karşılama, eğitim, iyi olma hali ve eğlence. 

Paris Sorbonne Üniversitesi Profesörü Carlos Moreno

Bu işlevler yerine getirilirken alanın doğru kullanımı da önemlidir. Kamu binalarının mesai saatleri dışında ya da okulların yaz tatillerinde diğer işlevleri gerçekleştirmek için kullanımıyla alanın doğru kullanımı sağlanabilir. Okulların yazın gençlik merkezi,  kamu kurumlarının mesaiden sonra semt meclisi olması bu duruma örnek olarak verilebilir. 

Günlük ihtiyaçlara erişimin yaya ya da bisiklet yoluyla 15 dakika mesafede sağlanması ütopya olarak görünse de Amsterdam ve Kopenhag gibi kentler bu hedefe örnek gösterilebilir. Ayrıca Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo da “15 Dakikalık Kent Modeli”nin önemli savunucularından. Amerikalı bir milyarder olan Marc Lore da 5 milyon nüfusu olan bir kent yaratmayı planlamakta. Çölde inşa edilecek bu kent için Nevada, Utah, Idaho, Arizona, Teksas ve Appalachian bölgeleri adaylar arasında yer alıyor. Bu “ekoloji dostu ve sürdürülebilir kent” projesinin adı ise “15 Dakikalık Şehir Tasarımı”.

Carlos Moreno’nun 15 Dakikalık Kent Modeli.

Pilot bölge uygulaması ile “15 Dakikalık Kent” pratik edilebilir

Yerelleşme kavramının oldukça önemli olmaya başladığı günümüzde kent sakinlerinin yaşam kalitesini yükseltmek için yerel idarelerin çalışmaları da önemli yer tutuyor. Prof. Dr. Aykut Karaman, “15 Dakikalık Kentler” için, kent işlevlerini yerine getirebilecek mahalleler saptanması gerektiğinin üzerinde duruyor. Pandemi süreci ile yerelleşme anlayışı, yardımlaşma ve dayanışmanın bile mahallelerden yaygınlaştığını gösterdi. Ayrancı semti de bu açıdan değerlendirmeye tabi tutulabilir. Sosyal ilişkiler ve fiziksel mekanlar açısından mahalle kültürünün hala devam ettiği Ayrancı, gündelik ihtiyaçların da 15 dakikalık mesafede karşılanabildiği bir semt. İlkokul, ortaokul ve lise gibi eğitim kurumları, hastane ve aile hekimleri gibi sağlık kurumları ve bakkaldan süpermakete kadar her türlü gıda ürünün satıldığı yerler semtte var. Ayrıca çalışma alanı olarak kamu kurumları ve özel kurumlar, gençlik merkezi, kadınlar lokali gibi sosyal donatı alanları, kafe, bar, restoran gibi eğlence alanları da 15 dakikalık mesafede ulaşılabilir. 

15 dakikalık bir kentin ekoloji ile uyumlu ve yaşanabilir olması beklenir. Yaya ve bisiklet yoluyla ulaşım, bu amaç için gerekli. Ayrancı semtinde yaya olarak bir yerden başka bir yere gitmek oldukça kolay. Bisiklet de kullanılabilir ancak bunun için bisiklet yolları yapılarak sağlıklı bir ağ oluşturulması gerekiyor. Semtte yeşil alan ve parkların oldukça yaygın olması da ekoloji ile uyum sağlamaya yardımcı diyebiliriz.

Günümüzde ve gelecekte kentlerin daha yaşanabilir alanlar olabilmesi için kentin küçük parçalardan oluşması ve her parçanın kentlinin ihtiyacını karşılayacak niteliğe ulaşması sağlanabilir. Doğaldır ki bu uzun ve zorlu bir süreç. Merkezi ve yerel idare işbirliği içinde çalışabilir hatta pilot bölge uygulaması ile “15 Dakikalık Kent” pratik edilebilir. Ayrancı semti zaten bu kent modeline yakın özellikler gösterdiği için pilot bir bölge için uygun. Semtin eksiklikleri tespit edilip tamamlanarak daha yaşanabilir, sürdürülebilir ve doğa ile uyumlu bir hal alması sağlanabilir.