Eski binalar yenilenirken bütün ağaçların kesilmesine ne diyorsunuz?
Ayrancı size göre yeşil bir semt mi?
“Mahallede rantsal dönüşüme izin verilmemeli”
Ali Somel
Ayrancı’ya taşınalı bir buçuk yıl oldu. Şehir merkezine yakın olduğu halde sakin ve yeşilliğini korumuş bir semt olması nedeniyle eşimle tercih ettik. Ancak geldiğimizden beri evlerin eski olması gerekçesiyle yıkılıp yerine mahallenin dokusuna uygu olmayan yapılar yapıldığına şahit oluyoruz. Bazı binaların ufak da olsa yeşil alanları korunmuş, bazıları ise direk otoparka dönüştürülmüş. Mesela bizim evimiz ile komşu evler arasında daracık bir bahçe alanı var, fakat oradaki ağaçlar öyle güzel büyümüş ki evde perdeleri açınca karşı binayı görmüyoruz bile. Ayva ağacı var, ayvaları seyrediyoruz, saksağanların seslerini duyuyoruz. Şimdi bu dokunun yerine rezidans tarzı binalar yapılıyor. Bizimkisi gibi küçük ekosistemler oluşturmuş bahçelerin yerini çimle suni yeşillendirmeler alıyor. Tamam Ayrancı’da bir otopark sorunu da var ancak bu bir şehir planlaması ve kamucu ulaşım politikası sorunu. Araç fetişizmiyle bu iş çözülmez! Kentsel dönüşüm alanlarındaki inşaatların görgüsüzlüğü de canımızı sıkıyor. Şili meydanına giderken Kuveyt Caddesinin üzerinde bitmek bilmeyen böyle bir inşaat var, aylardır parka giderken ya çocuğumuzun başına ya geçen arabaların üzerine inşaat malzemesi düşecek diye korku geçiriyoruz. Sonuç olarak mahallede rantsal dönüşüme izin verilmemeli. Bu konuda yerel yönetime sorumluluğunu hatırlatmak için mahalleli örgütlenmeli.
“Müteaahit daha çok kar etmek için ağaç kesiyor, bu durumun kanunla durdurulması lazım”
Sedef Demirel
Bazı binalar çok eskidi değişmesi zorunlu ama müteaahit daha çok kar etmek için evlerin bahçelerini de kullanıyor. Bu durumun kanunla durdurulması lazım. Ben 1963 yılından beri Yeşilyurt Sokak’ta oturuyorum. Bu sokak tamamen bahçeli villa idi. Komşuluk ilişkileri çok nezihti. Esnafımızda çok iyiydi, şimdi de durur birkaçı. Çiçekçimiz, yorgancımız, taksimiz, saatçimiz. Sokaktaki küçük villalar 79-80’lerden itibaren yıkılıp apartman yapılmaya başlandı. Belediyenin de hiç ilgisi yok, sokaklar pis, çöplük içinde. Kırık dökük yollar. Ayrancımız çok güzel bir semtti, güvenliydi, saygılıydı insanlar birbirine. Apartmanlar arttıkça yozlaştı çoğu şey ama bazı şeyler korunuyor yine de.
“Bahçelerdeki bu ağaçları, eski sakinlerin yaşamlarına, mahalleye ve doğaya verdikleri müthiş önemin ve saygının kanıtı olarak görmekteyim”
Neriman Saygılı
Ayrancı’nın çok güzel ve çeşitli ağaçları var. Özellikle ön ve arka bahçelerinde. Yol kenarlarına da zamanın belediyesi tarafından çeşitli fidanlar dikilmiş. Şimdi çoğu ulu birer ağaç olarak duruyor. Ben bahçelerdeki bu ağaçları, eski sakinlerin yaşamlarına, mahalleye ve doğaya verdikleri müthiş önemin ve saygının kanıtı olarak görmekteyim. Belediye yetkilileri de zamanında çok ilgili olmalılar ki sokakları bol bol her türden ağaçla donatmışlar. Geçen yıllar pek çok şeyi de yıpratmış aynı eski bağ evleri gibi. Mahalle kültürü erozyona uğramış, bencillik yükselmiş. Kente saygı yerini para, pul hırsına bırakmış. İnsanlar birbirini sevmiyor artık. Sevginin azaldığı bir yerde doğa sevgisinden bahsedebilir misiniz? Dosta verilen değer araca verilen öneme dönüşmüş. Geçer akça para, pul oldu. İnsanlar aslında kaybettikleri öz saygılarını parlak şatafatlı arabaların içine sığınarak arıyorlar.
“Yeni binaların önü çim yapılıyor zaten”
İlyas Kantarcı
Ben 1971’den beri burada yorgancı dükkanı işletiyorum. Binalar çok eskidi ve zeminleri sakat. Yenilenmeleri gerekiyor. Bahçelere de zararı yok bence. Yeni yapılan apartmanların önleri çim yapılıyor zaten.
“4 senedir mahalledeyim, ben bile kesilen ağaçlar gördüm”
Bengül Şenler
Henüz 4 senedir bu mahallede oturuyorum. Ben bile bu süre zarfında binalar uğruna ağaçların kesildiğini gördüm. Ağaçları yok etmemeleri gerekiyor. Ben şahsen ağaçlardan yanayım. Ne kadar çok ağacımız olursa o kadar sağlığımız olur.
“Ayrancıdaki binalar rant nedeniyle yıkılıyor”
Ayşegül Erk
21 yıldır Ayrancılıyım. Ağaçların azalmasından çok mutsuz oluyorum. Ben aslında kentsel dönüşümün zorunlu olmadığına inanıyorum. Ayrancıdaki binaların yıkım nedenleri eskimesinden kaynaklı değil, rant nedeniyle yıkıldıklarına inanıyorum. Mahalledeki binalar müteahhite verilip yıkıldıkça tüm o güzel bahçeler de yok edilmiş oluyor.
“Kentsel dönüşüm nedeniyle ağaçların yok edilmesini belediye engellemeli”
Kaan Dorukçetin
Ben 1960 yılında Hoşdere Caddesi, 50 numaralı Radar Apartmanı’nda dünyaya geldim. Geçmişte Tirebolu ve Yazanlar Sokak’ta da oturdum. Şimdi ise Paris Caddesi’nde oturuyorum. Radar Apartmanı’ndaki evimiz kentsel dönüşüme girince oradan ayrılmak zorunda kaldım, sattık evi mecburen. Gerçekten bu çok üzücü bir şey. Ayrancımız’da zaten çok az olan bu yeşil bahçeler, sokaklardaki ağaçlar, kentsel dönüşümden dolayı yok ediliyor. Bununla ilgili belediyenin düzenleme yapıp bu soruna bir çözüm getirmesi gerekir.
“Kentsel dönüşüm evleri küçültüyor, küçük evler de mahallenin yapısını değiştiriyor”
Muzaffer Tunç (Kuaför)
Ben yaklaşık 50 yıldır bu mahallede kuaförlük yapıyorum. Ayrancıdaki evler çok eskidi. Bunların yenilenmesi gerekiyor mutlaka. Kentsel dönüşümden yanayım ama ev sahiplerinin evlerinin küçülmesi sorun yaratıyor ve 1+1 evlerin ortaya çıkması da mahalle yapısını değiştiriyor. Bunların önüne geçmek için apartmanların bir kat yükseltilmesi gerekiyor. Tabii ki bu arada civardaki ağaçlar da kesiliyor maalesef. Bu da başlı başına bir sorun. Gölge yapacak ağaç kalmıyor.
“Söz konusu inşaat olduğu zaman tüm yönetimler yeşil alan aleyhine tavır alıyorlar”
Ali E.
Büyüdüğüm Eskişehir’nden de şahit olduğum gibi kentsel dönüşüme giren o güzel iki-üç katlı evlerin ön bahçeleri otopark girişi yapılarak yok edildi. Ayrancı’da da benzer bir süreç işliyor. Söz konusu inşaat olduğu zaman tüm yönetimler yeşil alan aleyhine tavır alıyorlar. Partiler üstü bir durum var. Kanun yapıcı ve yöneticilerin tutum alması gerekiyor. Biraz da kültür meselesi bu aslında. Atatürk’ün Yalova’da tek bir ağacı kestirmemek için evi yerinden taşımasını örnek olarak veriyorlar ama uygulamada bu hassasiyet örnek alınmıyor. Pandemi’de bahçelerin ne kadar önemli olduğu tekrar fark edildi aslında. Mahalle sakinleri o bahçelerde nefes aldılar. Ayrancı’yı tercih etmemizin nedenlerinden birisi de kent içinde vaha gibi olması. Betondan ibaret bir mahallenin hiçbir anlamı ve avantajı yok. Bu bahçelerin önemi çok büyük.
“Oturduğum sokakta iki tane bahçeli bina vardı, oturan aileler toplaşır çay içerdi. Şimdi tek bir ağaç bırakmadılar”
Metin Sert (67 yaşında)
Mahalleyi bekleyen en büyük tehlike kentsel dönüşüm. Birbirine benzeyen tuhaf ve soğuk görünümlü evler mahallemizin dokusunu bozmakta. Oturduğum sokakta iki tane böyle bina yapıldı son yıllarda. Tek bir ağaç bırakmadılar. Oysa eski hallerinde çok güzel ağaçlar vardı. Hele de arka bahçesi çok yeşildi. Apartmanda oturan aileler beraber toplaşır çay içer, sohbet ederlerdi. Çocuklar oyun oynardı. Şimdi buz gibi beton oldu. Otopark yaptılar. Bir de önlerine göstermelik çim koydular yeşil alan diye. İçler acısı görünüm. Hiç uymuyor Ayrancıya. İnsanlar evlerini neden yıkıyorlar hiç anlamadım. Her şey maddiyat olmuş.